- Anasayfa
- Soru Cevap
- İklim tarımı nasıl etkiler Nedir
Sorunun resmini çek cevaplansın.
Sorunun resmini çek cevaplansın.
-
21 İklim tarımı nasıl etkiler Nedir
"İklim tarımı nasıl etkiler sorusunun yanıtı nedir?"
Henüz bu yazıyı takip eden yok.. -
36
En İyi
CevapKısaca: İklimin tarım faaliyetleri üzerinde ki etkisi oldukça belirgindir. Bir bölgedeki sıcaklık ve yağış koşulları, yağış düzeni ile buharlaşma tarım ürünlerinin verimlerini , tür çeşitliliklerini , olgunlaşma sürelerini ve dağılışlarını etkiler.İklim ayrıca; bir bölgedeki tarım devresinin uzunluğunu, uygulanan tarım yöntemini de etkiler. Örneğin; yaz devresinin erken başladığı bölgelerde tarım ürünleri erken olgunlaşır. Yetişme devresinin uzun olduğu bölgelerde ise aynı tarladan yılda birkaç kez ürün alınabilir. Yazların kurak geçtiği bölgelerde topraklar nadasa bırakılır. Çay, pirinç, mısır bol yağış, kahve, kakao, muz, hurma yüksek sıcaklık isteyen ürünlerdir. Yani her ürünün yetişme koşulları iklim açısından farklıdır. Bu nedenle, iklim çeşitliliği fazla olan bölgelerin tarımsal ürün çeşitliliği de fazladır. Örneğin; Marmara Bölgesi.
TÜRKİYE’DE İKLİM DEĞİŞİMİ VE TARIMA ETKİSİ- Hava Sıcaklığı
- Bitki Büyüme Mevsimi
- Yağış ve Buharlaşma
- Toprak Nemi
- Hidro- Meteorojik Aşırılıklar
1- Hava Sıcaklığı: Yüksek sıcaklık ve basınç gradyanları, artan konvektif yağışla yağışın şiddetinde beklenen bir artış da toprak erozyonundaki genel eğilimi arttırabilir. Bütün bunlara ilaveten, daha sıcak iklim koşulları böcek zararlılarının çoğalması için de elverişlidir; çünkü birçok böcek daha fazla sayıda üreme döngüsünü tamamlayabilir. Daha yüksek kış sıcaklıkları, zararlıların soğukla sınırlandığı bölgelerde kışı daha kolay geçirebilmelerine, popülasyonlarının artmasına ve dolayısıyla sonraki yıl bitkilerde daha büyük ve daha erken istilaya neden olabilir.
2- Bitki büyüme mevsimi: İlk ve son don tarihleri günlük hava şartları ile birlikte bitki yetişme dönemi, bölgenin enlem derecesine ve denizden yüksekliğine göre de değişir. Tarımsal çalışmalarda don olayı, pek çok bitki türüne büyük zararlar verdiği için büyük önem taşır. Türkiye genelinde görülen donlu gün sayılarının yıllık ortalamaları Bitkileri öldürebilecek veya büyümesini önleyecek kadar şiddetli olan don olaylarının ilkbaharda görülen en sonuncusundan sonra bitki büyüme mevsimi başlar. İlk şiddetli donların sonbaharda görülmesi ile büyüme mevsimi sona erir.
3- Yağış ve buharlaşma: Dünya üzerindeki gerçek su miktarı, iklim değişikliğinin bir sonucu olarak azalmazken (küresel su hacimlerinde meydana gelen değişiklikler yalnızca jeolojik zaman ölçeğinde gerçekleşir), küresel su alımları arttıkça kalite ve mevcut su miktarı azaltılacaktır. Bu, tarımsal üretimi etkileyecek olan bölgesel su kıtlığında bir artışa neden olabilir. Özetle Türkiye’de Karadeniz sahili şiddetli yağışlarla karakterize edilirken, batı ve doğu bölgelerinde yağışlar mütevazi olup iç bölgelerde ve güneyde geniş bir yarı kurak alana sahibiz. Yağışların özellikle dağlık bölgelerdeki dağılımı düzensizdir. Sonuç olarak Türkiye’de yağış miktarları yerden yere bakıya, karasallık ve büyük su kütlelerine yakınlık temelinde önemli farklılıklar göstermektedir. Kuraklık tarımsal ürünler arasında özellikle arpa, buğday, mısır ve bakliyat verimlerini etkilemekte, pazar dengelerinin bozulmasına sebep olmakta ve bunu takiben tarla ve bahçe tarımının azalmasına neden olmaktadır. Ülkemizde kuraklıktan en çok etkilenecek bölgeler İç Anadolu ve Akdeniz bölgesidir.
4- Toprak nemi: Bitkilerin çıkış ve gelişme döneminde ihtiyaç duydukları suyun toprakta bulunamaması, “tarımsal kuraklık” olarak adlandırılmaktadır. Tarımsal kuraklıkta, toprakta bitkinin kök bölgesi içinde yararlanabileceği nem miktarı esas alınır. “Bitkilerin ihtiyacını karşılayacak suyun toprakta bulunmadığı süreler” olarak ifade edilir. Su ihtiyacını etkileyen diğer bir kavram ise, Hidrolojik kuraklıktır. Uzun zaman süregelen yağış noksanlığı neticesinde ortaya çıkan yeryüzü ve yer altı sularındaki azalma ve eksiklikler ise “hidrolojik kuraklık” olarak ifade edilir.
Topraktaki su şu şekillerde eksilebilir:
1-Terleme ile kaybedilen su
2-Bitki bünyesinde depolanan su
3-Terlemeden hariç bitki yüzeyinden doğrudan buharlaşan su,
4-Toprak yüzeyinden buharlaşan su. Bu nedenle, sulama ile ilgili planlamalarda esas olan, topraktan eksilen suyun yağışla karşılanamayan kısmının belirlenerek toprağa tekrar kazandırılmasıdır.
Özetle bitkilerin sulama suyu gereksinimini etkileyen faktörler:
1- Topraktan buharlaşma,
2- Bitki yapraklarından terlemeyle atılan suyun buharlaşması,
3- Toprağın su tutma kapasitesi,
4- Toprak ve bitki kök derinliği,
5- Yağışlar şeklinde sıralanabilir.
5- Hidro- Meteorolojik şartlar: Türkiye’nin coğrafi konumu, demografik ve iklimsel yapısına bağlı olarak farklı bölgelerde belirli afetler daha yaygın gözlenmektedir. Şiddetli hava olaylarının birer afete dönüşmesi, topoğrafik koşulların, yanlış yerleşme ve yanlış arazi kullanımı uygulamaları gibi yerel ya da bölgesel coğrafya etmenlerinin yanı sıra, temel olarak uç değerli hava ve iklim risklerine karşı hazırlıklı olma ve önlemler almadaki eksikliklerimizin doğal bir sonucudur. Böylece bazı meteorolojik şartlar bir araya geldiğinde nadiren görülen ama şiddetli olan “aşırı hava olayları” ile son yıllarda daha sık karşılaşıyoruz. Aşırı hava olayları ile doğrudan ve dolaylı olarak ilişkili olan doğa kaynaklı afetlerin tümü hidro-meteorolojik afet olarak adlandırılmaktadır.
Soru Tarat
Sorunu tara hemen cevaplansın.
Kitaptan sorunu tara cevaplansın.